Rabbim Dilediği Şeye Karşı Nezaket Sahibidir

Allah’ın yüce isimleri ve mükemmel sıfatları arasında El-Lâtîf ismi vardır; O, her türlü inceliğin, zarafetin ve nezaketin sahibidir. Latîf olan, kullarının göremediği yollarla işlerini incelikle düzenleyen, kalplerdeki en derin duyguları bilen, rahmetini tam zamanında ve bazen kulun dilemeden önce veren yüce Allah’tır.

Allah’ın bu ince ve nazik rahmeti, beklenmedik bir kapıdan kurtuluş olarak, ya da bir imtihanın gizli bir nimete dönüşmesiyle kendini gösterir. Bu anlarda, Allah’ın hikmetinin bizim anlayışımızı aşan bir incelikte olduğunu fark ederiz; planları bizim hayal gücümüzden çok daha zarif ve mükemmeldir.

El-Lâtîf ismi sadece bir ilahi bilgi değil, aynı zamanda kalbinde Allah’ın eliyle karanlıkta yol bulan, yalnızlıkta merhametle kuşatılan ve sadece duvarlar gören kuluna bir çıkış kapısı açanların yaşadığı bir deneyimdir.

Günlük hayatımızda bu ilahi incelik, kaderimizi değiştiren bir karşılaşmada, zararı engelleyen bir gecikmede ya da büyük bir kapıyı açan küçük bir kayıpta kendini gösterir. Ne kadar küçük olursa olsun her detay, Allah’ın Latâfasının bir tezahürüdür; çünkü O, görünmeyeni görür, fısıltıları işitir ve kalplerin sırlarını bilir.

El-Lâtîf ismini hatırlamak, zorlukları hafifletir ve kalpleri aydınlatır. Bize, ilahi planı tam anlamıyla anlayamasak da ona tam bir güvenle teslim olmayı öğretir. Bu ismi düşünen mümin, sözlerinde nazik, davranışlarında ince ve etrafına iyilik saçan biri olur; Allah’ın dünyaya saçtığı rahmetin yansımasıdır.

El-Lâtîf’i bilenler, hayatta hiçbir şeyin tesadüf olmadığını ve her olayın, sevinç ya da acı fark etmeksizin, içinde bir incelik ve hikmet barındırdığını anlarlar. Böylece, kalpleri huzur içinde, “Rabbim dilediği her şeye karşı nezaket sahibidir” bilinciyle bu dünyada yürürler.

Daha yeni Daha eski